[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Ronark! Karus ve El Morad arasında süren sonsuz savaşlarda
birçok kahraman cesurca savaşarak öldü fakat hiçbiri
Ronark’ın cesareti ve gücüne asla sahip olamadı.
El Morad’ın en güçlü büyüleriyle donatılmış bu korkusuz
kahraman, savaşlara her zaman en önde atılarak
“Logos İçin!” diye haykırmasıyla tanınırdı. Ronark, karşısında
durmaya çalışan tüm ahmaklara eşsiz büyülerinden tattırıp, onları
bir daha dönmemecesine yok edebiliyordu.
Fakat en güçlü kahramanlar bile ölümlü vücutlarıyla bazen
kaybetmeye mahkumdur.
Bu korkusuz kahramanın sonu olduğuna inanılan topraklar onun anısına
“Ronark Toprakları” olarak adlandırılmıştı. Ancak herkesin bildiğinin
aksine aslında Ronark yok olmamıştı! Tanrı Akara, Ronark karşısında
çaresiz kalan Tuarek’leri izledikçe hiddetlenmiş ve Ronark’ı savaş
sahnesinden kaçırarak sihirli bir küreye hapsetmişti. Ronark çaresizce
tanrısı Logos’tan yardım dileyip durdu fakat haykırışları sanki sağır
kulaklara gidiyordu. Her ne kadar Tanrısı O’nu terketmiş gibi
gözüksede, Ronark’ın yüreğinde Logos için sakladığı inanç asla
kaybolamazdı. En sonunda, bir gün Logos Ronark’ın rüyasında bir siluet
olarak belirdi ve Ronark’ı içinde hapis tutulduğu sihirli küreden
kurtulabilmesi için gereken büyüyle besledi. Aradan geçen uzun zamandan
sonra, Ronark en sonunda sihirli kürenin tüm enerjisini içine
çekebilmiş ve Akara’nın zulmunden kendini kurtarabilmişti. İçinde bir
Tanrı tarafından bahşedilmiş en güçlü büyüyü barındıran Ronark artık
bir ölümlü vücudundan sıyrılmış ve kendini yepyeni bir Tanrı olarak
bulmuştu.
Bugün, Ronark Topraklarında sonsuz savaş tekrar canlanıyor. El Morad ve
Karus ırklarını birşey sanki tetikliyor. Dökülen kanların üzerinde
eşsiz şekilde yankılanan bir ses, herkesin kulaklarında şu sözlerle
çınlıyor:
“Hazır ol Akara! Senin hilelerin beni savaşımdan kopardı ve senin büyün
bugün beni bir Tanrı yaptı! Carnac, şovalyerin artık yeni bir Tanrısı
var! Bugün herkes yerini almak ve savaşmak zorunda!”